Sütü halal, eti haram
Kestim baktım, kanı yok
(Arı)
Dalda sallanır, düşer ballanır
(Armut)
Sarı sarı sarkar
Düşçem deye korkar
(Ayva)
Dağda tak tak
(Balta)
Suda şıp şıp
(Balık)
Endaze bacaklı
(Leylek)
Burma bıyıklı
(Tavşan)
Yüz çuval samanı taşır da
Bir taşı taşıyamaz
(Deniz)
Dam üstünde takır tukur
Sandım kızlar kilim dokur
(Dolu)
Elebidir elebi, içindedir dolabı
Eser elleri, kırar dalları
(Fırın)
Benim bir kızım var
Kat kat çeyizi var
(Lahana)
Bir direkli, bin yelekli
(Lahana)
Sarı kız sancağından 7 bin enceğinden
(Mısır)
Alçacık tepe
Şıngıllı küpe
(Nohut)
|
Alçacık boylu kadife donlu
(Patlıcan)
Yer altında dişli dede
(Sarımsak)
Elemez elemez
Ocak başına gelemez
Gelse de duramaz
(Tereyağ)
Mastırı mastırı
Şimdi gelirse seni bastırı
(Uyku)
Yer altında yağlı kayış
(Yılan)
Ben tutayım sen bil
(Zembil)
Bilmece bildirmece resim çeker gündüz gece
(Göz)
Anasını sattığımın poturu, kapının ardında oturu
(Süpürge)
Minareden attım kılıcı, Arabistan'a düştü bir ucu
(Şimşek)
Su koydum sulandı, un koydum unlandı
(Hamur)
Dağdan gelir taştan gelir, tülü boyunlu eniştem gelir
(Kestane)
Minareden attım kırılmadı, suya attım kırıldı
(Kağıt)
Bir sandığım var, sandıkçı bilmez onu.
İçinde kağıt var, kağıtçı bilmez onu.
Kağıt içinde boncuk var, boncukçu bilmez onu.
(Nar)
Oh başım (Çivi), vah karnım (Tahta), ben rahatım (Çekiç).
|